Klasik ve alışılagelmiş diyet mantığının dışına çıkan Kalsiyum Diyeti, sizi zorlamadan, yormadan, aç bırakmadan kilo vermenize olanak sağlıyor. Haftanın belirli günlerinde uygulanan bu diyet, kişiyi aç bırakmak yerine lif, karbonhidrat ve protein gibi temel besin öğelerinden yardım alarak sağlıklı şekilde kilo vermenizi ya da kilonuzu korumanızı sağlıyor. Dr. Ayça Kaya, uzun yıllardır hastalarına uyguladığı Kalsiyum Diyeti hakkınd merak ettiğimiz soruları yanıtladı.
Kalsiyum diyeti nedir? Zayıflamada nasıl bu kadar etkili olabiliyor?
Bu diyet kısmen vejeteryan bir beslenmeden oluşuyor. İçinde sadece süt, ayran ve peynirden gelen protein değerleri var. Bununla birlikte karbonhidrat olarak ekmek kullanılıyor. Aynı zamanda sebze ve meyvelere yer veriliyor. Bu diyette yağlı karbonhidrat dediğimiz pilav, makarna, börek ve yüksek yağ içeren besinler olmadığı için düşük kalorili bir beslenme şekli izlenmiş oluyor.
Günlük enerji alımının dengesinin sağlanabilmesi için bu diyeti haftada yalnızca birkaç gün uygulamak yeterli oluyor.
Peki bu diyet gerçekten sağlıklı mı ya da zararlı görülen ufak da olsa noktaları var mı?
Geçtiğimiz günlerde gittiğimiz 22. Avrupa Obezite Kongresi’nde dünyada insan yaşamını uzatan en sağlıklı beslenme şekli olarak vejeteryan beslenme şekli olduğu öngörüldü. İnsan yaşamını uzattığı gibi daha kaliteli bir hayat sunduğu da düşünülüyor. Bu kongrede protein diyetinden tutun da Akdeniz diyetlerine kadar hepsi masaya yatırıldı, tek tek analiz edildi. Yararları, zararları tartışıldı. Mesela artık dünyada protein diyeti hiç önerilmiyor. Çünkü bu diyetlerin damarda kireçlenme riskini yüzde 40 oranında fazlalaştırdığı ortaya çıktı. Daha çok vejeteryan stili beslenmede Akdeniz diyeti öneriliyor. Ancak Akdeniz diyetinin yağ oranı diğerlerine göre biraz fazla olduğu için son zamanlarda bu diyetin yağ oranı diyetisyenler tarafından düşürülmeye çalışılarak daha uygun ve uygulanabilir hale getiriliyor. Damar ve kalp sağlığına en iyi gelen diyetin yine vejeteryan temelli Akdeniz diyetleri olduğu düşünülüyor. Ancak uzun vadede vejeteryan beslenmenin konsantrasyon, beyin fonksiyonları, hafıza üzerinde negatif etkileri olduğu görülüyor. O nedenle tamamen, körü körüne bir vejeteryan beslenme değil, kısmı vejeteryan faktörler uygulanarak normal beslenmeyle denge oluşturabileceği düşünülüyor. Ben de bunu kalsiyumlu beslenmeyle şekillendirdim.
15 SENEDİR UYGULUYORUM
Yaklaşık 15 senedir Kalsiyum Diyeti’ni kendim başta olmak üzere hastalarımda da uyguluyorum. Bu diyette tek yönlü bir beslenme yok. Temel enerji kaynağı olarak karbonhidratlar kullanılıyor. Karbonhidratların da ekmek, meyve ve sebzeden alınmasına dikkat ediliyor. İşin içinde meyve de olduğu için kişinin günlük lif ihtiyacını da karşılamış oluyor.
Kalsiyum diyetini şok diyetlerden ayıran özelliği nedir?
Aslında bu şok diyetler yapması en zor, çok düşük kalorili diyetlerden. Ancak kalsiyum diyeti orta dereceli kalori hesaplaması olan bir diyet. Aralarındaki en büyük fark kalori miktarı. Şok diyetler tek yönlü diyetler olarak da adlandırılabiliyor. Ama kalsiyum diyeti yapması kolay, kişiyi zora sokmayan, gündelik hayata uyum sağlayabilien bir diyet. Aynı zamanda uzun vadede, sürekli uygulanabilir olması da en büyük avantajları arasında. Kalsiyum için piyasada çok zor bulunan besinler bulmanıza da gerek kalmıyor. Evdeki malzemeleriniz bu diyeti yapmanıza fırsat veriyor. Şok diyetlerin uzun süreli sürekliliği yoktur ancak kalsiyum diyetinde bunu yaşam tarzı haline getirmeniz bile mümkün. Zaten kalsiyum diyetinde bütün besin gruplarına yer verdiğimiz için protein, karbonhidrat, yağ açısından sıkıntı olmuyor.
Şok diyetler protein, karbonhidrat gibi temel besin değerlerinden yoksun olduğu için sağlıklı ve kalıcı değil. Diğer bir yandan vücuda zararlı etkileri var. Saç dökülmesi, tırnak kırılması, bayılma ve yorgunluk gibi etkenlere yol açıyor.
Fazla ya da az alınan kalsiyum oranı ne gibi sonuçlar doğuruyor?
Kalsiyumun en büyük etkisi kemik yapısı ve sinir iletimi, sinir hücrelerinin çalışması üzerine. Aynı zamanda damar sağlığına da iyi gelen bir mineral. Kalsiyum eksikliğinin ilk belirtileri kas krampları, kemik ağrısı, kemik erimesi olabiliyor. Sinir sisteminde yavaşlama, hafıza kaybıve yavaşlamalar ortaya çıkabiliyor. Fazla kalsiyum alımında ise böbrek fonksiyonlarında sıkıntılar yaratabiliyor. Böbrek taşına sebep olabilieceği ile ilgili birkaç görüş yer alıyor. Ancak bizim kalsiyum diyetinde önerdiğimiz kalsiyum miktarının günlük 1500 mg’ı geçmemesi yönünde.
Kalsiyum diyetiyle verilen kilolar kalıcı oluyor mu? Kiloyu korumak için nasıl beslenmek gerekiyor?
Kalsiyum Diyeti yapılıp, sonlandırılacak bir diyet değil. Kişinin bunu yaşam şekli olarak algılayıp, düzenli beslenmeyle hayatına devam etmesi gerekiyor. Mesela ben bu diyeti haftada iki gün yapıyorum. Cuma ve pazartesiyi kalsiyum diyetine ayırıp, geri kalan günleri Akdeniz diyeti odaklı geçiriyorum. Çünkü haftasonu sosyal durumlardan yeme ve içme alışkanlıklarımız bir hayli değişiyor. Günlük rutinin dışına çıkmış oluyoruz. Ama bir kere yapıp bırakmıyorum, düzenli ve disiplinli şekilde devam ediyorum. Bırakılması söz konusu olmadığı için verilen kiloları geri almak gibi bir durum da oluşmuyor.
Kalsiyum diyeti uyguladığım ve başarıya ulaşmış hastalarımdan birkaçını seneler sonra gördüğümde kilo aldıklarını farkediyorum. Çünkü diyet bitti, tamam deyip eski alışkanlıklarına geri dönüyorlar. Kalsiyum diyeti tamamiyle bir hayat biçimi olarak benimsenecek bir diyet…
Kimler kalsiyum diyeti yapmalı ya da kimler uzak durmalı, neden?
Kalsiyum diyeti kalp-damar, diyabet ve tansiyon hastalarının güvenle takip edebileceği bir beslenme ritüeli. Aynı şekilde bağırsak sorunu yaşayanların ve kabızlık sorunu çekenlerin rahatlıkla uygulayabileceği bir diyet. Zaten diyet listemizde lif oranını yüksek tuttuğumuz için kişi tok hissedebiliyor. “Yiyorum yiyorum doymuyorum” ya da “Sürekli acıkıyorum” diyenlerin işine gelen bir diyet. Çünkü hem lif oranı fazla hem de süt ve süt ürünlerinden gelen protein ve karbonhidratlar tok tutmayı amaçlıyor. Bir yandan da trans yağ asitleri olmadığı için de sağlıksız yağlardan uzak durmuş oluyorsunuz. Kan şekeri üzerinde çok olumlu etkileri olduğu için şeker hastaları bu diyeti haftada 3-4 gün bile yapabiliyor. Büyüme ve gelişme çağındaki çocuklara, hamilelere ve emzirenlere önermiyorum. Çünkü demir ve B12 açısından çok zengin olmayan bir diyet olmadığı için gelişme dönemindeki çocukların ve hamilelerin yapmasını doğru bulmuyorum.
Tam buğday ekmeği, sebzeler ve meyveler kalsiyum diyetinin destekleyici öğelerinden. İsminden sanki sadece kalsiyum alınıyormuş gibi gözükse de protein ve karbonhidratla sağlıklı, tek yönlü olmayan diyet yaratılmış oluyor.
En çok kalsiyum hangi besinlerde mevcut?
Süt, yoğurt, ayranda oldukça yüksek oranda kalsiyum bulunuyor. Ayrıca kurubaklagiller, bademde de hatrı sayılır miktarda bulunuyor. Ancak kalsiyum içeren besinleri tüketirken dikkat edilmesi gereken bir nokta var. Kalsiyum alırken D vitaminialımına da özen gösterilmeli. Bunun için de günde belki 20 dakika kadar 11.00 ile 15.00 arasında kollarınızı, bacaklarınızı güneşe doğrultmanızda fayda var.
Kalsiyum Diyeti’ni uygulamaya başlayacaklar için ne önerirsiniz?
Günlük süt ve günlük yoğurt tüketimine dikkat edilmeli. Paket ve düşük yağlı sütleri önermiyorum. Çünkü günlük süt ve yoğurtta doğal yağlar var. Süt tüketiminin yanı sıra suya da gereken önem verilmeli, günde en az 2 litre su içilmeli.