10 Ağustos 2015 Pazartesi

Su içsem yarıyor diyorsanız...

İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Mehmet Emin Erdem, “Su içsem yarıyor”, “Herkesten az yiyorum, spor da yapıyorum ama kilo veremiyorum”, “Zor verdiğim kiloları hızla geri alıyorum” diyenlerin bir uzmana başvurarak insülin direncini ölçtürmesi gerektiğini söyledi.


Samsun Büyük Anadolu Hastanesi Dahiliye (İç Hastalıkları) Uzmanı Dr. Mehmet Emin Erdem, vücudun yağ depolamasını artıran insülin direnci yüksekliği ve tedavisi hakkında önemli bilgiler verdi. Dr. Mehmet Emin Erdem, "İnsülin direnci; insülinin şekeri kontrol etme, kandaki şeker düzeyini ayarlama görevini yapma kapasitesinin önündeki engeldir. Direnç oluştuğunda şekeri kontrol etmede insülin yeterli gelmediğinden vücut daha fazla insülin salgılar. İnsülinin ikinci görevi yağ depolamaktır. Şekeri kontrol altına alabilmek için gereğinden fazla salgılanan insülin, vücuda yağ depolama emri verdiğinden kilo alımına, vücutta yağ birikimine neden olur" dedi.

Yağ depolaması genellikle karın bölgesinde olduğunu söyleyen Uzm. Dr. Mehmet Emin Erdem, "Aynı zamanda karaciğer ve damarlar da yağlandığından insülin direnci ciddi hastalıklara yol açabilir. Şeker hastalığının yüzde 90’ınını oluşturan tip-2 diyabetin başlangıcında insülin direnci mutlaka görülür.

Zaman içinde insülin direnci arttıkça daha fazla insülin salgılamak zorunda kalan pankreas yorulur ve yetersiz kalır. Pankreasın şekeri kontrol altına alamaması sonucunda da şeker hastalığı ortaya çıkar. İnsülin direnci damar sertliği sürecini de hızlandırır; kalp krizi riski artar, hatta bazı kanserleri bile tetikleyebilir” diye konuştu.

Uzm. Dr. Mehmet Emin Erdem sözlerine şöyle devam etti: "İnsülin direnci belirtileri arasında ağır bir yemek sonrası, şekerli bir gıda yedikten sonra gereğinden fazla bir ağırlık hissi, uyku hali oluşması; yemekten sonra şekerin kontrolsüz olarak düşmeye başlamasıyla el titremesi, terleme, mide kazınması şikayetleri; kilo almanın kontrol edilememesi, iştah artışı olarak sıralanabilir. İnsülin direnci yüksek olan kişilerin özellikle kilo vermesi zordur. Çünkü vücut, insülin salgılayarak sürekli yağ depolama emri vermektedir. Bu nedenle yağların yakılması mümkün olmaz. Orantısız salgılanan insülin kan şekerinde düşmelere yol açtığından; nasıl insan susuz kalır ve canı devamlı su içmek isterse, kişide şekerli yiyeceklere karşı kontrol edilemez bir iştah oluşur. Bu nedenle, insülin direnci olan hastalar verilen diyete uyamazlar ve kilo veremezler."

“İnsülin direnci tedavisinde kan testi yapılarak direnç seviyesi ölçülebilir” diyen Uzm. Dr. Mehmet Emin Erdem, şu bilgileri verdi: "Direncin yüksek olduğu kişiler için öncelikle doğru diyet ve egzersiz planlaması yapılması gerekir. Buna rağmen düzelme görülmezse 2-3 ay ya da en fazla 6 aylık tedavilerle insülin seviyesi normale döndürülebilir. İnsülin direnci seviyesi normale döndüğünde de kilo vermenin önündeki engel kalkar. Hastaların iştahları anında kesilir ve hızla kilo verebilirler. Buna ek olarak da kalp hastalığı riski azalır, kanser tiplerine yatkınlık ortadan kalkar ve şeker hastalığı da önlenebilir."

cnn türk

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder