Memorial Ataşehir Hastanesi Beslenme ve Diyet Bölümü’nden Uz. Dyt. Sevil Ürer, kış aylarında hastalıklardan korunma ve formda bir kış geçirmek için önerilerde bulundu.
Vücudunuzun savunma mekanizmasını güçlendirin
Kış hastalıklarından korunmak ve savunma mekanizmasını güçlendirmek için antioksidan özellikleri olan A,C,E vitaminlerin, selenyum, çinko, magnezyum gibi minerallerin, omega-3 ve omega-9 yağ asitlerinin alımını artırmak gerekir. Portakal, mandalina, greyfurt, havuç, kivi, maydanoz, tere, ıspanak, karnabahar, brokoli ve lahana A ve C vitamini zengin besinlerdir. Haftada 2-3 kez ızgara, buğulama şeklinde tüketilen balık omega yağ asitleri, fosfor iyot ve selenyum açısından önemlidir.
Enfeksiyonlara karşı E vitamini
Soğuk algınlığı ve diğer enfeksiyonlara karşı vücut direncini arttıran diğer bir vitamin ise E vitaminidir. Fındık, ceviz, badem gibi yağlı tohumlar, kuru baklagiller ve yeşil yapraklı sebzeler iyi birer E vitamini kaynağıdır ve yeterli miktarlarda tüketilmesi önemlidir.
Bıçak kullanmayın, haşlama suyunu dökmeyin
Vitamin ve mineraller kış aylarında daha da fazla önem kazandığından, besinlerin hazırlanması ve pişirilmesi sırasındaki kayıplar olabildiğince önlenmelidir. C vitamini en fazla kayba uğrayan vitamin olduğu için, C vitamini içeren besinler bıçakla değil elle kesilmeli ve haşlama suyu kesinlikle dökülmemelidir.
20 dakika güneş vitamin gibidir
Kış mevsiminde azalan güneş ışığı ve kapalı giysiler nedeniyle D vitamini eksikliği de görülebilir. D vitamini kemik ve iskelet sistemi için çok önemli bir vitamindir ve besinlerde pek fazla bulunmaz. Bu nedenle havanın güneşli olduğu günlerde 20 dakika kadar güneş ışığından direkt olarak yararlanmak, haftada 2-3 kez balık tüketmek ve günde en az 2 kez süt ve süt ürünleri tüketmek içeriklerinde bulunan kalsiyum, fosfor ve D vitamini açısından son derece önemlidir.
Güzel bir kahvaltı kilo kontrolüne yardımcıdır
Kış aylarında en önemli sorunlardan biri de kilo artışıdır. Havaların soğuması ile birlikte beslenme şeklinde değişiklikler olmakta, genellikle yağlı ve şekerli besinlere eğilim artmaktadır. Gündüzlerin kısa gecelerin uzun oluşu, azalan fiziksel aktivite ve vücut ısısının düşmesiyle birlikte metabolizma da yavaşlamaktadır. Öncelikle güne sıkı bir kahvaltıyla başlamak hem kilo kontrolünde yardımcı olur, hem metabolizma hızının yavaşlamasına engel olur hem de soğuk havalarda vücut direncini arttırmaya destek olacaktır.
Karbonhidrat olarak kuru baklagilleri tercih edin
Kış aylarında kilo kontrolü için, yağ tüketimine özellikle dikkat edilmeli, katı margarin ve tereyağından uzak durulmalıdır. Kızartma ve kavurmalar yerine ızgara, haşlama pişirme yöntemleri tercih edilmelidir. Yüksek enerji veren şekerli veya unlu basit karbonhidratlar yerine kepekli ekmek, makarna, bulgur ve kuru baklagiller gibi kompleks karbonhidratlar tercih edilmelidir. Hamur tatlıları ve şerbetli tatlılar yerine sütlü tatlılar veya meyve tatlıları tercih edilmelidir.
Kilo artışının en önemli sebebi yetersiz su tüketimi
Kış aylarından kilo artışının bir diğer sebebi de, susama hissimizin azalmasıyla gün içinde su tüketiminin azalmasıdır. Yeterli sıvı tüketimi, vücut ısı dengesinde, vücutta oluşan toksinlerin atılmasında ve metabolizma dengesinin sağlanmasında önemli rol oynar. Dolayısıyla 2-2.5 litre su tüketimine önem verilmelidir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder